Читаем Kara Güneş полностью

Şeffaf duvarlardan büyük bir hayranlıkla bakan Alvin altında uzanan sinyal işaretlerinin karmaşık ağım, çapraz sinyal işaretleriyle rayların, hatların, makasların birbirleriyle tekrar tekrar birleşip tekrar tekrar ayrılan, kesişen, tekrar ayrılıp birleşip tekrar tekrar kesişen, her iki yanındaki tüneller dehlizinde kaybolan ağım; arapsaçını andıran ağını bir an için görebildi. Başının üzerindeki uzun bir yapay güneşler zinciri garı gündüz gibi aydınlatıp büyük taşıt araçlarını gölgede bıraktığı için iskeletlerinden çıkan kızıl parıltıları zorlukla seçebilmekteydi. Işık gözlerini kör edecek kadar kuvvetli olduğundan Alvin bu garın İnsanoğlu için yapılmamış olduğunu anladı. Bu garın hangi amaca hizmet etmek için yapılmış olduğunu bir an sonra, aracı kılavuz raylarının üzerinde hareketsiz yatan silindir dizilerinin arasından yıldırım gibi geçtikten soma anladı. İçinde yol aldığı araçtan daha büyük olan bu araçlar yük taşıtları olmalıydı. Bu taşıtların çevresinde de tümü de hareketsiz ve sessiz olan, ne oldukları anlaşılmaz başka bir araç yığını kümelenmişti.

Bu muazzam, ıssız gar da büyük bir hızla gerisinde kalıp gözden kayboldu. Bu gardan geçiş Alvin’in yüreğine oldukça hatırı sayılır bir korku salmıştı. Diaspar’ın altında uzanan o büyük, karanlık haritanın gerçekte ne ifade ettiğini ancak şimdi anlamaktaydı. Dünya akıl almaz harikalarla, düşlerinde bile görmeye cesaret edemeyeceği harikalarla doluydu.

Alvin tekrar göstergeye baktı. Değişmemişti. Büyük gardan yıldırım gibi geçmesi bir dakika bile sürmemişti. Hâlâ hiçbir hareket belirtisi görülmemesine rağmen araç şimdi tekrar hızlanmakta ve her iki yanındaki tünel duvarları tekrardan tahmin bile edemeyeceği bir hızla gelip geçmeye başlamaktaydı.

O belirsiz titreşim değişikliği tekrar hissedildiğinde sanki aradan bir asır geçmişti. Göstergede şimdi şu yazıt vardı:

LYS BİR DAKİKA

Bu bir dakika, bir türlü bitip tükenmek bilmeyen bir dakika Alvin’in yaşamındaki en uzun bir dakikaydı ama her şeyin olduğu gibi bunun da bir sonu vardı ve gitgide daha yavaş ilerleyen araç artık sadece hız kesmekle kalmıyor, duruyordu. En sonunda duruyordu.

Uzun silindir tünelden hiç sarsılmadan çıkıp sessizce Diaspar’ın altındaki garın ikizi sayılabilecek bir gara girdi. Alvin bir an için her şeyi gölgeleyen, etrafını açıkça görmesini engelleyen bir heyecana kapıldı. Dizleri titriyor; soluğu kesiliyordu. Öylesine titriyor, kesiliyor, hareketlerine öylesine sekte vuruyordu ki Alvin heyecanım dizginleyip de kendisini toparlayamadan önce kapı birkaç kez boşuna açılıp boşuna kapandı. Alvin sonunda kendisini yeteri kadar, araçtan inmeye yetecek kadar toparlayıp da inerken göstergeye son bir kez daha baktı. Üzerindeki yazıt değişmişti ve bu yazıtta şimdi çok güven verici bir şey vardı:

DİASPAR OTUZBEŞ DAKİKA

<p>Beşinci Bölüm</p>

YOLCULUK, insanlık tarihinin gelmiş geçmiş en önemli, en can alıcı yolculuklarından biri, umduğundan çok daha kolay geçmişti.

Alvin gardan dışarıya çıkmak için bir yol aramaya başlayınca, artık ardında bıraktığından çok daha değişik bir uygarlıkla karşı karşıya bulunduğunu gösteren ilk işaretle karşdaştı. Yerüzüne çıkan yol, garın öbür ucundaki basık, geniş bir tünelin içinden geçiyor, yine bu tünelin içinde bulunan bir merdivenle yukarıya doğru tırmanıyordu. Oysa robotlar merdivenlerden hiç hoşlanmadıkları, kentin mimarları da bu yüzden seviyenin değiştiği her yerde rampalar veya meyilli koridorlar yaptıkları için merdivenler Diaspar’da hemen hemen hiç rastlanmayan bir şeydi. Lys’te hiçbir robot olmaması mümkün müydü acaba? Ama bu öylesine olmayacak, öylesine saçma sapan bir soruydu ki Alvin’in bu soruyu sormasıyla unutması bir oldu.

Çok kısa olan merdivenin sonunda bir kapı vardı. Yaklaştığı zaman açılan bu kapı arkasından yine sessizce kapanınca Alvin kendini girdiğinden başka bir çıkışı yok gibi görünen geniş, kübik bir odada buldu ve kısa bir kararsızlıktan sonra tam karşısına düşen duvarı incelemeye koyuldu. Bu duvarı araştırırken arkasındaki kapı tekrar sessizce açıldı. Canı biraz sıkılmış olan Alvin tekrar dışarı çıkınca bu sefer tavanı kemerli bir koridorla yüzyüze geldi. Bu koridor tatlı bir meyille yine kemerli bir geçide doğru yükseliyor, bu yeni geçidin kemeri gökkubbesinin bir parçasını çerçeveliyordu. Hareket ettiğini hiç mi hiç hissetmemesine karşın yüzlerce metre yükselmiş olduğunu anlayan Alvin bu meyilli koridorla yokuş yukarı geçidi süratle geçip havaya, güneşe çıktı.

Şimdi alçak bir tepenin üzerinde durmaktaydı. Bir an için Diaspar’ın merkez parkındaymış gibi bir duyguya kapıldı. Yine de, şayet burası bir parksa, bunun aklının alamayacağı kadar muazzam bir park olduğuna kuşku yoktu. Görmeyi beklediği kentin hiçbir tarafta görülmemesi bir yana, gözün uzanabildiği her yerde de ormanlar ve otlarla kaplı ovalardan başka bir şey yoktu çünkü.

Перейти на страницу:

Похожие книги

Аччелерандо
Аччелерандо

Сингулярность. Эпоха постгуманизма. Искусственный интеллект превысил возможности человеческого разума. Люди фактически обрели бессмертие, но одновременно биотехнологический прогресс поставил их на грань вымирания. Наноботы копируют себя и развиваются по собственной воле, а контакт с внеземной жизнью неизбежен. Само понятие личности теперь получает совершенно новое значение. В таком мире пытаются выжить разные поколения одного семейного клана. Его основатель когда-то натолкнулся на странный сигнал из далекого космоса и тем самым перевернул всю историю Земли. Его потомки пытаются остановить уничтожение человеческой цивилизации. Ведь что-то разрушает планеты Солнечной системы. Сущность, которая находится за пределами нашего разума и не видит смысла в существовании биологической жизни, какую бы форму та ни приняла.

Чарлз Стросс

Научная Фантастика
Дневники Киллербота
Дневники Киллербота

Три премии HugoЧетыре премии LocusДве премии NebulaПремия AlexПремия BooktubeSSFПремия StabbyПремия Hugo за лучшую сериюВ далёком корпоративном будущем каждая космическая экспедиция обязана получить от Компании снаряжение и специальных охранных мыслящих андроидов.После того, как один из них «хакнул» свой модуль управления, он получил свободу и стал называть себя «Киллерботом». Люди его не интересуют и все, что он действительно хочет – это смотреть в одиночестве скачанную медиатеку с 35 000 часов кинофильмов и сериалов.Однако, разные форс-мажорные ситуации, связанные с глупостью людей, коварством корпоратов и хитрыми планами искусственных интеллектов заставляют Киллербота выяснять, что происходит и решать эти опасные проблемы. И еще – Киллербот как-то со всем связан, а память об этом у него стерта. Но истина где-то рядом. Полное издание «Дневников Киллербота» – весь сериал в одном томе!Поздравляем! Вы – Киллербот!Весь цикл «Дневники Киллербота», все шесть романов и повестей, которые сделали Марту Уэллс звездой современной научной фантастики!Неосвоенные колонии на дальних планетах, космические орбитальные станции, власть всемогущих корпораций, происки полицейских, искусственные интеллекты в компьютерных сетях, функциональные андроиды и в центре – простые люди, которым всегда нужна помощь Киллербота.«Я теперь все ее остальные книги буду искать. Прекрасный автор, высшая лига… Рекомендую». – Сергей Лукьяненко«Ироничные наблюдения Киллербота за человеческим поведением столь же забавны, как и всегда. Еще один выигрышный выпуск сериала». – Publishers Weekly«Категорически оправдывает все ожидания. Остроумная, интеллектуальная, очень приятная космоопера». – Aurealis«Милая, веселая, остросюжетная и просто убийственная книга». – Кэмерон Херли«Умная, изобретательная, брутальная при необходимости и никогда не сентиментальная». – Кейт Эллиот

Марта Уэллс , Наталия В. Рокачевская

Фантастика / Космическая фантастика / Научная Фантастика